Günümüzde uzun ömürlü olmayı arzulayan birçok insan, sağlıklı yaşam tarzını benimseyerek bunu gerçekleştirmeye çalışıyor. Ancak bu konuda en iyi örneklerden biri, 105 yaşında olan bir Japon doktor. Dr. Shigeaki Hinohara, sağlık ve uzun yaşam konusunda sahip olduğu deneyimleriyle sadece tıp dünyasında değil, aynı zamanda birçok insanın hayatında da ilham kaynağı olmuştur. Dr. Hinohara’nın yaşam felsefesi, asırlardır süregelen Japon kültürüyle birleşerek, sağlıklı yaşam için uygulanabilir ve herkesin hayatında yer bulabilecek yöntemler sunuyor. Gelin, sağlıklı yaşamanın sırlarını 105 yaşındaki bu bilgili doktorun gözünden inceleyelim.
Dr. Hinohara, sağlıklı bir yaşamın en temel şartlarından birinin uygun beslenme olduğunu vurguluyor. Yiyip içtiklerimizin vücudumuza olan etkisi oldukça büyüktür. Japon doktor, gıda seçiminde çeşitliliği ön planda tutuyor. Ayrıca, günlük beslenmesinde sebzeleri, meyveleri, tam tahıllı ürünleri ve az miktarda protein içeren gıdaları tercih etmenin önemini de sık sık dile getiriyor. Bunun yanı sıra, porsiyon kontrolünün de önemli olduğunu belirtiyor. Yavaş yemek yeme alışkanlığı ve doygunluğun farkında olmak, gereksiz kalori alımının önüne geçebilir. Bu nedenle, tabaklarımızı büyük tutmak yerine, küçük tabaklar kullanarak yediğimiz porsiyonları daha dengeli bir hale getirebiliriz.
Dr. Hinohara, yaşına rağmen fiziksel aktivitelerini asla ihmal etmiyor. Günlük yürüyüşler yapmak, esneme egzersizleri uygulamak, ve hafif ağırlıklarla çalışmak, onun sağlıklı kalmasını sağlayan önemli unsurlar arasında yer alıyor. Düzenli fiziksel aktivite, sadece beden sağlığı için değil, aynı zamanda zihinsel sağlık için de büyük avantajlar sunuyor. Her yaşta vücudu aktif tutmak, kas ve eklem sağlığını koruyor, bununla birlikte depresyon ve anksiyete gibi ruhsal sorunlarla başa çıkmada etkili oluyor.
Aktif bir yaşam tarzını benimsemenin yanı sıra, Dr. Hinohara, günlük yaşamda küçük hareketlerin de büyük farklar yaratabileceğini düşünüyor. Merdiven çıkmak, yürüyüş yapmak gibi basit eylemler bile, gün içinde hareketlenerek kalori yakmamıza yardımcı oluyor. Belirli bir spor dalına ya da egzersiz programına bağlı kalmak yerine, aktiviteleri günlük yaşantımıza entegre etmek önemli.
Uzun yaşamın sırlarından biri de stresi ortadan kaldırmak veya yönetmektir. Dr. Hinohara, stresin sağlık üzerinde son derece olumsuz etkileri olabileceğini ve bunun da yaşam kalitesini düşürebileceğini belirtiyor. Meditasyon, yoga veya doğa yürüyüşleri gibi rahatlama tekniklerini uygulamak, zihin dinginliği kazanmanın yollarından bazılarıdır. Sağlıklı bir zihin ile sağlıklı bir beden arasında doğrudan bir bağlantı vardır, bu yüzden ruh sağlığına özen göstermek, bütünsel bir sağlık anlayışının önemli bir parçasıdır.
Ayrıca, sosyal bağları güçlendirmenin de stresle başa çıkmada yardımcı olduğuna inanıyor. Aile ve arkadaşlarla geçireceğimiz zaman, mutluluğumuzu artırırken, stres seviyemizi de düşürebiliyor. Bu nedenle, sosyal etkinliklerde yer almak, topluluklarla bağlantı kurmak ve sevdiklerimizle daha fazla vakit geçirmek büyük önem taşıyor.
Yaşam boyu öğrenim felsefesi, Dr. Hinohara için vazgeçilmez bir prensip. Yeni beceriler kazanmak, okumak ve yeni konular hakkında bilgi edinmek, zihinsel aktiviteyi artırarak yaşlılık döneminde bile zihnin canlı kalmasına yardımcı oluyor. Bunun için, sadece kitap okumakla sınırlı kalmayıp, çeşitli kurslara katılmak, sergi gezmek ve kültürel etkinliklere katılmak öneriliyor. Merak duygusunu canlı tutmak, yaşamın her anından keyif almak ve keşfetme arzusu, uzun ve sağlıklı bir yaşamın altındaki güçlü motivasyon kaynaklarından biri olabilir.
Bu için bazı örnekler arasında, yeni bir dil öğrenmek, müzik aleti çalmak veya yeni bir hobi edinmek yer alıyor. Sürekli öğrenme merakı, zihnimizi ve bedenimizi aktif tutarak yaşam kalitemizi artırıyor ve yaş alma sürecini de daha keyifli hale getiriyor.
Uzun ömürlü olmanın bir diğer önemli sırrı, pozitif bir bakış açısına sahip olmaktır. Dr. Hinohara, olumlu düşünmenin ve hayatın güzel yönlerine odaklanmanın sağlığımız için hayat kurtarıcı etkileri olduğunu ifade ediyor. Zihinsel açıdan pozitif olmak, stres seviyelerini düşürmekle kalmaz, aynı zamanda bağışıklık sistemimizi de güçlendirir. İyimser bir yaşam felsefesi, insanları zorluklarla başa çıkmada da destekler.
Yaşamda karşılaşılan zorluklara karşı daha dayanıklı olmak, kişisel gelişimimizi destekleyerek, karşılaştığımız olumsuzluklarla baş etme becerimizi artırır. Dr. Hinohara, her gün yüzümüzü güldüren küçük mutlulukları yakalamanın ve hayata sevgiyle yaklaşmanın önemini vurguluyor. Günlük tutmak, meditasyon yapmak veya pozitif alıntılarla gün başlatmak, bu konuda yardımcı olabilecek yöntemlerdendir.
Sonuç olarak, Dr. Shigeaki Hinohara’nın 105 yıllık yaşamı, sağlıklı ve uzun bir yaşam için birçok değerli dersle doludur. Beslenme, fiziksel aktivite, stres yönetimi, sürekli öğrenme ve pozitif düşünme gibi ilkeler, sağlıklı yaşam yolculuğunda rehberimiz